İZMİR (A.A) - Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün,
şirketlerin kendilerini kocakarı ilaçları ile tedavi etmemesi, üniversitelere
başvurmaları gerektiğini belirterek, Şirketlerin talep ve problemlerini,
hastalıklarını çözmek için üniversiteler proje üretsin. Projeyi üretin, yüzde
75ini biz finanse edeceğiz dedi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca İzmirdeki bir otelde 4üncüsü
düzenlenen Üniversite-Sanayi İşbirliği Bölgesel Toplantısında yaptığı konuşmada,
Türkiyenin sıçrama yapabilmesi, bilim ve sanayi politikalarının
oluşturulabilmesi amacıyla Sanayi ve Ticaret Bakanlığının, Bilim, Sanayi ve
Teknoloji Bakanlığı olarak yeniden yapılandırıldığını hatırlattı.
Yeni yapılanma kapsamında üniversitelerle sanayiye dönük çalışmalar
yaptıklarını ifade eden Ergün, Güçlü bir ülke olmak bilgi ile mümkün. Kaba bir
güçten değil, ülkenin teknoloji, sanayi, üretim, insan kalitesi ve hayat
standardından söz ediyoruz. Bu işi bilgiyle yapmamız gerekiyor dedi.
Üniversitelerin Türkiyenin kaderini tayin eden önemli kurumlar arasında yer
aldığını vurgulayan Ergün, şöyle konuştu:
Üniversitelerle sanayi işbirliğinde hassasiyetle durmamız gerekiyor.
Atılacak her adım, başka adımları büyük şekilde etkileyecek, çok daha büyük
adımlar atmamıza imkan verecektir. Bilim ve teknoloji alanı, böylesine büyük
etkisi ve gücü olan bir alan. Ar-Ge, markalaşma, inovasyon, tasarım konularında
daha büyük katma değerde üretim yapan bir sektör oluşturulmasına önem veriyoruz.
Türkiye, 10 yılda önemli ilerlemeler kaydetti.
10 yılda düşük teknoloji yoğunluklu üretimden orta yoğunluğa ulaştık ama
ileri teknoloji yoğunluklu üretime ulaşmamız lazım.
Ergün, üniversite sayısının iki katına ulaştığına dikkati çekerek,
Türkiyenin gelecek 10 yılda sıçrama yaparak hedeflerini yakalayabileceğini,
yüksek teknolojinin üretimdeki payını yüzde 25lere çıkarabileceğini söyledi.
-Sanayi, tedavisini üniversitelerde arasın-
Ergün, Türkiyenin küresel markalar yaratması gerektiğini, ülkeyi üretimde
bir üst katmana çıkaracak atılımların ise üniversite-sanayi işbirliğinden
geçtiğini bildirdi.
Türkiyede üniversite sanayi işbirliğine yönelik çeşitli modeller
uygulandığını ancak bazı çalışmaların yüzeysel kaldığına dikkati çeken Ergün,
şunları kaydetti:
Daha derin bir işbirliğinden bahsediyoruz. Üniversitelere, sanayiciler
geldiğinde yine mi geldiler demeyin diyoruz. Hastalandığımızda, tıp fakültesi
hastanesine gidiyoruz. Hocalar Neden geldi bu hasta demiyor. Zaten işimiz bu,
o hasta bizim kendi işimizi geliştirmemiz için de önemli bir unsur diyor. Ne
kadar çok hasta gelirse o kadar çok hastalık çeşidi ile karşı karşıya kalıyor ve
onu tedavi etmek için yeni bir şeyler bulmak ihtiyacı içinde oluyoruz. Bunun
benzerini sanayi ile yapalım. Sanayide şirketlerin karnı ağrımıyor mu, başı
dönmüyor mu, ateşi yükselip midesi bulanmıyor mu, halsizlik olmuyor mu- Rekabet
gücü azalmıyor mu, inovasyona ihtiyaç duymuyor mu, daha iyi finans yönetimine,
daha iyi personel yönetimine, markalaşma ihtiyacına sahip değil mi- Sahip.
Peki böyle hastalık hissettiği zaman şirket, kendini kocakarı ilaçları ile
mi tedavi ediyor- Kendini kocakarı ilaçları ile tedavi etmeyecek, üniversiteye
gidecek. Her seferinde üniversiteye başvurmaktan yılmayacak.
Şirketlerin talep ve problemlerini, hastalıklarını çözmek için
üniversiteler proje üretsin. Projeyi üretin, yüzde 75ini biz finanse edeceğiz
zaten diyen Ergün, kaynakların hazır olduğunu ve limit bulunmadığını ifade
ederek, projeler arttıkça kaynakların da artacağını söyledi.
-Üçüncü nesil üniversiteler-
Üniversitelerin önemli bölümünün, öğretim üyelerinin ders yükünden araştırma
yapmaya fırsat bulamadığı birinci nesil eğitim kurumları olduğunu, ders ve
araştırmayı dengeleyen üniversitelerin ikinci nesil olarak tanımlandığını
kaydeden Bakan Nihat Ergün, Bugün üçüncü nesil üniversiteleri konuşuyoruz.
Eğitim, öğretim, araştırma ve inovasyonu bir arada götüren üniversiteler.
Türkiyedeki üniversitelerin 3. nesil üniversite olma konusunda adımlar atmaları
gerekiyor. Üniversite ve sanayi işbirliğini İzmirde ne kadar çabuk
oluşturabilirsek o kadar başarılı olacağız diye konuştu.
Üniversiteleri, girişimcilik ve yenilikçilik konusunda sıralamaya
başladıklarını, öğrencilerin bu sıralama doğrultusunda tercihlerini
yapabileceklerini vurgulayan Ergün, Sanayi Tezleri Programı (SAN-TEZ) ile önemli
desteklere imza attıklarını, yeni Patent Kanunu ile üniversitelerin kurumsal
olarak patent sahibi olmasına şans tanındığını dile getirdi.
Ergün, İzmirin Türkiyenin 2023 hedeflerinin yakalanmasında önemli katkılar
sağlayacağını, kentte yerleşik 3 teknoloji geliştirme bölgesinde 91 firmanın
faaliyet gösterdiğini, 12 büyük işletmenin Ar-Ge merkezi bulunduğunu, SAN-TEZ
kapsamında 78 projenin desteklendiğini sözlerine ekledi.
Konuşmaların ardından Bakan Ergün, üniversite sanayi işbirliğiyle
ürettikleri projelerde başarı sağlayan firmalara plaket verdi.
Muhabir: Zeynep Hoşgörür / Tolga Albay
Yayıncı: Kemal Kaymak