KÜTAHYA (A.A) - Zafer Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Dr. Yılmaz
Özmen, ajansları para dağıtan kurumlar olarak görmenin doğru olmadığını bildirdi.
Dr. Özmen, yaptığı yazılı açıklamada, Zafer Kalkınma Ajansının bir hayır
kurumu olmadığını, kişilere ve kurumlara değil, projelere destek verdiklerini,
her dönem, her tip destek vermedikleri ve bunların zamanla değişken olduğunu
belirtti.
Ajansların, kendi bölgelerini tanımak ve her boyutuyla analiz etmek, bu
analizlere dayalı olarak elindeki bilgileri kullanmak suretiyle bölgenin
gelişiminin anayasası niteliğinde bir bölge planı yaparak işe başladığı bilgisini
veren Dr. Özmen, şöyle devam etti:
Ajansımız ilk bölge planını 2010 yılında tamamlayıp yürürlüğe koymuştur.
Bu planlar aslında sadece ajansın planı olmakla kalmayıp, tüm bölge aktörlerinin
uyması ve kendi planlarını buna uygun hale getirmesi gereken planlardır ancak
İmar Kanunundaki bu amir hükmün tam manasıyla geçerliliğini sağlamak ilk etapta
pek çok teknik ve uygulama sorunlarını beraberinde getireceğinden bu yönden bir
yaptırıma gidilememiştir. Ajans, ortaya koyduğu bu planı bir defada hayata
geçirecek bir kaynak ve imkana sahip değildir. Plan mantığı gereğince yıllara
bölünerek hayata geçirilmekte ve bu bölünme ve önceliklendirme ise Yönetim
Kurulunca Genel Sekretere talimat olarak verilmektedir. İşte bu temel süreç
başlangıcında yerel yönetimler ve kurumlar ajansın plan yapma sürecine dahil
edilir. Bu paydaşlarımızın tüm sorunları ve beklentilerini ajansa iletmesi ve
ilerleyen zaman içinde her türlü iletişimi koparmadan sabırla sürdürmesi, kendi
yararlarına olacaktır.
-Kişilere veya kurumlara değil, projelere destek veriliyor-
Dr. Özmen, zaman zaman hibe programlarına proje sunduğu halde destek
alamayan paydaşların, destek süreçlerine ve ajansa yönelik küskünlük refleksleri
gösterebildiğine ve hatta bu reflekslerin bazen destek süreçlerinin adil
olmadığına yönelik suçlamalara varabildiğine dikkati çekti.
Ajansın halihazırda büyük ve başarılı işletmelere, kaynak sıkıntısı çekmeyen
büyük kurum ve kuruluşlara destek sağladığı, küçük işletmeleri, nispeten küçük
ilçe ve beldeleri göz ardı ettiği yönünde haksız söylemlere maruz kaldığını
duyuran Dr. Özmen, şunları kaydetti:
Maalesef bu yanlış algılar değerli paydaşlarımızın ajansımıza olan
ilgisini zedelemektedir. Bu da ajansımızın öncülüğünde yürümesi gereken kalkınma
sürecinde katılımcılığa ket vurabilecek ve uzun vadede yerleşik kılmak
istediğimiz bölgesel iletişim ve ortaklık kültürüne halel getirerek bölgesel
kalkınmanın başarısını sınırlayabilecektir. Ajansları para dağıtan kurumlar
olarak görmek doğru değildir. Ajansımız, kurumlara veya kişilere değil, projelere
destek vermektedir. Proje teklif çağrısı denilen süreçte ajansımız yalnızca
destek programlarının çerçevesini oluşturmak, projeleri teslim almak, adil ve
etkin şekilde değerlendirilmelerini sağlamakla görevlidir. Burada anlaşılması
gereken husus proje değerlendirmelerinin, ajans personeli tarafından
yapılmadığıdır. Bağımsız değerlendirici puanlamasından sonra Değerlendirme
Komitesi, Genel Sekreter incelemesi ve Yönetim Kurulu onayı aşamaları mevcuttur.
Bu aşamalarda da bağımsız değerlendiricilerin verdiği puanlar esas alınır. Başarı
listesinin değiştirilmesi yasal olarak mümkün olmayıp, yalnızca bütçe gibi
konularda ek kontroller yapılmaktadır ve sorunlu olabilecek projeler tespit
edilmeye çalışılmaktadır.
Dr. Özmen, ajansa, proje teklif çağrılarıyla 4 ilde dağıtılmak üzere yılda
yaklaşık 20 milyon lira kaynak transfer edildiğini ancak şimdiye kadar 5 farklı
mali destek programına ayırdıkları kaynak toplam 55,3 milyon lira olmasına rağmen
273 milyon liralık proje talebi geldiğini duyurdu.
Yayıncı: Sedat Gök