İZMİR (A.A) - Ali Rıza Karasu - TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı
Birliği Başkanı Cahit Çetin, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde üretilen
zeytinyağının, Kuzey Ege (Ayvalık- Edremit) ürünü gibi satılmasının tüketiciyi
mağdur ettiğini belirtti.
Cahit Çetin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiyenin İtalya, İspanya
gibi üretici ülkelerde olduğu gibi varyete kavramını oturtması gerektiğini
söyledi. Zeytinyağının elde edildiği zeytinin türü olan varyeteden Türkiyede
literatüre geçmiş 28 tür bulunduğunu kaydeden Çetin, zeytinyağında bölgesel
farklılıkların iklim, bitki örtüsü gibi özelliklerin önemli olduğuna dikkati
çekti.
Zeytin meyvesinin sıkılmasıyla elde edilen yağın bölgenin iklim ve bitki
örtüsü aromasını da barındırdığını vurgulayan Çetin, her bölgede elde edilen
yağın ayrı bir tat ve kokuda olduğunu belirterek, bu tatların korunmasının
önemine işaret etti.
Bölgelerarası nakil sebebiyle zeytinyağı piyasasında büyük bir kaosun
yaşandığını anlatan Cahit Çetin, bu durumdan üretici ve tüketicilerin büyük zarar
gördüğünü söyledi.
Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde üretilen zeytinyağının Kuzey Ege
veya Güney Ege ürünü adı altında satıldığını belirten Cahit Çetin, pamukta olduğu
gibi zeytinyağında da coğrafi işaret uygulamasıyla bölgelerarası zeytinyağı
nakliyatının önüne geçilmesini istedi.
Çetin, şunları söyledi:
Güney Egenin iklim şartlarına uygun olan Memecik tür ile Kuzey Ege
Bölgesinde ağırlıklı olarak yetiştirilen Edremit-Ayvalık cinsi zeytinden elde
edilen zeytinyağı, bölgelerin klimatik özelliklerinin etkisiyle farklı tat ve
aromalar içerir. Mersin-Mutta dikilen Ayvalık yağlık cinsi zeytinden elde
edilen yağ, Ayvalıkta üretilen yağla aynı tat ve özellikler taşımıyor. Her
bölgenin ürünü kendine has özelikler taşıdığı için her biri ayrı ayrı
değerlendirilmesi gerekirken, nispeten daha ucuz olan diğer bölgelerin yağı
Edremit veya Ayvalık ürünü denilerek satılıyor. Bu farklılıkları olduğu gibi
korumamak hem üreticiye, hem de tüketiciye büyük haksızlık olur. Her yörenin
ürünü kendi içinde değerini bulmasını istiyoruz. TARİŞ olarak önümüzdeki günlerde
varyeteye karşı reklam kampanyası başlatacağız.
-Üreticinin imdadına ihracat yetişti-
İhracatta bu sezon başlayan artışın üreticinin imdadına yetiştiğini belirten
Çetin, son yıllarda gerileme dönemine giren fiyatların ihracatla birlikte artış
trendine girdiğini vurguladı.
Çetin, ihracat artışının İspanyada rekoltenin düşük çıkmasından
kaynaklandığını dile getirerek, 1 milyon 600 bin ton rekoltesi olan İspanya,
rekolte tahminini en son 550 bin ton olarak revize etti. Bu da talebi artırdı.
İspanyada 550 bin ton da devir stoku var, ancak bunun kalitesi düşük.
İspanyadaki bu durum zeytinyağına olan talebi artırdı dedi.
-Bakanlığın zeytin politikası doğru-
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının, zeytin ve zeytinyağında
politikaları net olarak ortaya koymasının sektörün geleceği açısından büyük önem
taşıdığını belirten Çetin, bakanlığın üretimi artırmak için geçtiğimiz yıllarda
verdiği dikim teşvikleri ve uyguladığı politikaların doğru olduğunu ifade etti.
Bu teşvikler sayesinde artan ağaç sayısıyla, Türkiye 700 bin ton üretim hedefi
koyduğunu anlatan Çetin, Bu üretim hedefi Türkiyeyi üretici ülkeler arasında
2. sıraya çıkarır dedi.
TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Cahit Çetin, dünya zeytinyağı
üretiminin yıllık 3 milyon ton olduğunu, üretimin tamamının tüketildiğini
vurgulayarak, Uluslararası Zeytin ve Zeytinyağı Konseyinin, dünya sıvı yağ
tüketimi içinde zeytinyağının yüzde 3 civarında olan payını, yüzde 4e çıkarmak
için tanıtım kampanyaları başlattığını dile getirerek, Yüzde 4e çıkarmak dünya
rekoltesini 1 milyon ton artırmak anlamına geliyor. Türkiyenin üretim artışı
için izlediği politika bu anlamda doğru diye konuştu.
Yayıncı: Nevbahar Kabaklı