MALATYA (A.A) - Malatyadaki Zirve Yayınevinde biri Alman
uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesine ilişkin davanın 53.
duruşmasında, tutuksuz sanık Levent Ercan Gelegen savunmasını yaptı.
Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuklu sanıklardan İnönü
Üniversitesi öğretim görevlisi Ruhi Abat, boğaz enfeksiyonu geçirdiğini ve
sesinin çıkmadığını belirterek, başkasının savunma vermesini istedi. Mahkeme
Başkanı Hayrettin Kısa, bunun üzerine duruşmada hazır bulunan tutuksuz
sanıklardan Levent Ercan Gelegenden savunmasını vermesini talep etti.
Gelegen, savunmasının bazı metinlerini otelde bıraktığını ifade ederek,
hemen gidip alıp gelebileceğini söyledi. Duruşmaya ara verildi. Aranın ardından
duruşmada hazır bulunmayan Gelegenin avukatı Sibel Esen de çağrıldı.
Avukat beklenirken Hayrettin Kısa, Ruhi Abatla tanık İlker Çınar arasında
geçtiğini belirttiği bir telefon görüşmesinin kaydını dinletti. Kısa, Ruhi
Abata, bunun gibi çok ses kaydı olduğunu, bu kayıtları kendilerine dinlettirip
bu çerçevede savunma yapmalarını isteyeceğini ifade etti.
Avukatının gelmesinin ardından Gelegen, 30 sayfa olduğunu belirttiği
savunmasını vermeye başladı.
Hayrettin Kısa, Gelegenin iddianamede adı geçen Türkiye Ulusal Stratejiler
ve Harekat Dairesi (TUSHAD) örgütünün üyesi olmakla suçlandığını belirtti.
Levent Ercan Gelegen, liseden mezun olduktan sonra dinler hakkında araştırma
yaptığını, Mersindeki Katolik ve Protestan kiliseleri ile görüşmeler
gerçekleştirdiğini söyledi. Gelegen, 2000 yılından sonra Tarsusta bulunan ev
kiliseleri ile görüşerek buralarda 3 aylık hızlandırılmış kurs görüp vaftiz
aşamasına geldiğini kaydetti.
2002 yılında Kayra Yayıncılıkta çalışmaya başladığını anlatan Gelegen,
İlker Çınar gibi kendisinin de İzmirde bulunan Papaz Eğitim Okulunda eğitim
aldığını ama papaz olmadığını savunarak, Papazlık ruhanilik ister, yetkinlik
ister. İlker Çınar, burada okuyarak papaz olduğunu söylüyor. Bu onun yağmur
sonrası gökkuşağının altında gördüğü bir rüyadır. İlker Çınar, Tarsustaki bir
kilisede yardımcı pastör olarak görev yapmıştır dedi.
2004 yılında fuarda tanıştığı bir bayanla görüşmeye başladığını belirten
Gelegen, sağlık sorunları ve kilisenin onaylamadığı bu ilişkisi nedeniyle Kayra
Yayıncılıktan ayrıldığını söyledi. Gelegen, bu sıralarda bir istihbaratçının
kendisi ile görüştüğünü, iyi bir aileden gelen bir kişi olduğunu dile getirerek,
Kayra Yayıncılıktan ayrılmasını talep ettiğini ileri sürdü.
Davanın sanıklarından Emre Günaydını tanımadığını söyleyen Gelegen,
kilisenin onaylamamasına rağmen evlendiği eşinin Alevi olduğunu belirterek,
Benim ise Sünni ve Hristiyan olmam nedeniyle eşimin ailesiyle aramda sorunlar
vardı. Ayrıldık dedi. Mahkeme Başkanı Kısa, Levent Ercan, şu anda hangi dine
inanıyorsun- diye sordu. Levent Ercan Gelegen, Duygularım karışık ama Mesih
inancındayım yanıtını verdi.
Gelegen, Hristiyan cemaatindeki yolsuzlukları, adam kayırmaları yazdığı
dosyaların bulunduğu 2 bilgisayarının çalındığını, polisin hala bilgisayarları
bulamadığını öne sürdü.
2009 yılında İstanbulda gözaltına alındığında polisin ve savcılığın
kendisine gizli tanık olmayı teklif ettiğini ileri süren Gelegen, bunu kabul
etmediğini savundu. Gelegen, İlker Çınarın 2004 yılında kiliseden aforoz
edildiğini iddia etti.
-Hayrettin Kısadan tutuklu sanık Aral hakkında suç duyurusu-
Bu arada Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısanın, dünkü duruşmada salondan
çıkarılırken, Hayrettin Kısa, kafana sıkacağım senin diye bağıran tutuklu
sanık Varol Bülent Aral hakkında suç duyurusunda bulunduğu öğrenildi.
-Zirve Yayınevi davası-
Malatyada, 18 Nisan 2007de, Zirve Yayınevinde çalışan Alman uyruklu
Tilman Ekkehart Geske ile Necati Aydın ve Uğur Yüksel, boğazı kesilerek ve
bıçaklanarak öldürülmüştü. Olaya ilişkin açılan davada, 13ü tutuklu 19 sanık
yargılanıyor.
Muhabir: Yeter Erdine / Önder Felek
Yayıncı: Cemal Coşkun