Türkiye’yi yasa boğan Siirt’teki Terör örgütü PKK’nın bombalı tuzağıyla ilgili ön rapor hazırlandı. Rapora göre teröristler bombayı, çatışmasızlık döneminde yolun altına yerleştirdi. Bombayı patlatmak için askerin geçtiği yolun kenarından itibaren 1300 metre uzunluğunda kablo döşendi. Toprağın altından döşendiği ve yol da birkaç kez asfaltlandığı için çıplak gözle tespit edilmesinin çok zor olduğu belirtildi.

Arazi dağlık ve kablolar yoldan 1.3 kilometre uzakta olduğu için geçen taktik tekerlekli zırhlı aracın üzerinde bulunan jammer’in (sinyal kesici) sağladığı ‘koruma şemsiyesi’nin istenilen düzeyde etkili olmayabileceği ifade edildi. Aracın geçtiği yol uzak ve görüş alanı dışında olduğu için teröristlerin bombayı uzaktan kumanda kullanmadan kabloyla patlatmış olmaları ihtimali ağır basıyor.

Saldırıda en az 3-4 teröristin görev aldığı düşünülüyor. Teröristler bombayı patlatmadan önce yoldan geçen birkaç aracın, bombalı tuzağın olduğu yere ne zaman geldiğini gözetleyerek zaman hesaplaması yapmış olabileceği belirtiliyor. Yolu gözetleyen terörist ‘tepeci’ olarak adlandırılan teröriste askeri aracın yaklaştığını bildiriyor, tepeci de bombayı patlatıyor. Teröristlerin tuzağı, eylemden hemen sonra izlerini kolay kaybettirebilecekleri dağlık arazilerin yakınlarına kurmalarına da dikkat çekildi.

Önceki gün Çankaya Köşkü’nde Başbakan Davutoğlu başkanlığında yapılan güvenlik zirvesinde, askerin Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da olayların gelişimine göre valilikten izin almadan müdahale etmesinin de konuşulduğu öne sürüldü. Resmi kaynaklar bu iddiayı doğrulamadı ancak güvenlik yetkilileri önümüzdeki günlerde jandarma dışında kara kuvvetleri unsurları ile komandoların da devreye girebileceği yeni bir düzenlemenin gündeme gelebileceğini savundular. Hatırlanacağı gibi 2010’da yürürlükten kaldırılan ve Emniyet Asayiş Yardımlaşma (EMASYA) olarak adlandırılan protokol, valilik talep etmese de askere, kendisi gerekli gördüğü durumlarda toplumsal olaylara el koyma yetkisi veriyordu.

Hürriyet