Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş genel Başkanı Figen Yüksekdağ, "Özyönetim haktır. Kadının bireyin ve toplumun kendi kendisini yönetme talebi meşrudur." dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, İnşaat Mühendisleri Odası'nda düzenlenen 'Merkezi Kadın Konferansına' katıldı. HDP'li milletvekilleri ve çok sayıda partilinin de katıldığı programda konuşan Yüksekdağ, Türkiye'de aylardır adı konulmamış bir savaşın yaşandığını söyledi.
Yüksekdağ, "Özyönetim talebini dile getiren ve iradesini ortaya koyan barikatların hendeklerin arkasında sıkıştırılarak haklı talepleri görünmez kılınmaya çalışılıyor. Özyönetim talebi sadece son yılların değil, yüzyıllar boyunca ezilenlerin verdiği mücadelenin köklü ve sağlam taleplerinden birisidir. AKP-saray iktidarı yüzyıllar boyunca ezilenlerin dile getirdiği bu talebi reddederek ayakta kalmaya ve zulüm iktidarını sürdürmeye devam edemez. Özyönetim haktır. Kadının bireyin ve toplumun kendi kendisini yönetme talebi meşrudur. İşte bugün bu meşru talebi karşısına almış ve ona savaş ilan etmiş bir siyasi iktidarın yarattığı krizi ve kaosun sonuçlarını yaşıyoruz. Türkiye'de halka karşı yapılmış bir darbenin sonuçlarını yaşıyoruz. " ifadelerini kullandı.
"ONLARIN SUÇUNUN HESABINI SORACAĞIZ"
Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi'nin yayımladığı bildiride imzaları bulunduğu gerekçesiyle akademisyenlerin gözaltına alınmasını değerlendiren Yüksekdağ, "Tek suçları barış istemekti. Sarayın gözündeki en önemli suç, sarayın suçuna ortak olmamak. Eğer bu suçsa akademisyenlerin işledikleri suçu bizler de işliyoruz. Onların suçunun hesabını soracağız." diye konuştu.
Yeni bir demokratik anayasayı inşa edebilmek için kadınların en önde olmasına ihtiyacın olduğunu ifade eden Yüksekdağ, "Sizler isteseniz de istemeseniz de Türkiye'de siyaset ve toplumsal yaşam kadının katılımıyla değişecek. Yeni bir anayasa yapılacaksa isteseler de istemeseler de kadının eşitliği fikrini kabul ederek yapacaklar." dedi.
CİHAN