Eskişehir'de biri devlet yurdundan yaşı dolduğu için çıkarılan 4 genç, gece yarısı bir iş yerinden bir televizyon ile 50 TL para çaldıkları gerekçesiyle toplamda 32 yıl hapis, 8 bin lira para cezasına çarptırıldı. Çaldıkları televizyonu 200 TL'ye satarak bir lokantada karınlarını doyuran gençlerin cezaları ertelenmedi. Gençlerin sabıkalarının olduğu belirtildi. Yurttan çıkarılan İ.S., olayın savcılık safahatında kalacağı yer olmadığından sabit ikametgahının bulunmadığını, bu nedenle adliyeden kendisine ancak cep telefonundan ulaşılabileceğini anlatarak, adres olarak cep telefonunu vermesi dikkat çekti.
Eskişehir'de devlet yurdundan çıkarıldıktan sonra kalacağı yer olmadığı için tanıştığı gençlerin evinde kalan İ.S., sahipsizliğin son kurbanı oldu. Yaşı 18'i doldurduğu için yurttan çıkarılan İ.S. (21), kalacak yeri olmadığı için arkadaşı A.A. (19), H.K. (25), H.D.'nin evinde kalmaya başladı. İ.S. ve 3 genç, tanıdıkları başka birisinin kiraladığı araçla gece dolaşmaya başladı. Ancak alkollü olduğu öğrenilen 4 genç, parasız kalıp hırsızlık yaptı. Bir çiğköfteci dükkânına giren 4 genç, 82 ekran LCD televizyon ile çekmecede bulunan 50 lirayı çaldı. 200 TL'ye sattıkları televizyonun parasıyla lokantada karınlarını doyuran gençler, bir süre sonra yakalandı.
Haklarında dava açılan her bir genç için 'hırsızlık', 'geceleyin işyeri dokunulmazlığı' ve 'mala zarar verme' suçlarından 9 yıldan 19 yıla kadar hapis cezası istendi. Ancak olayın soruşturma aşamasında yurttan çıkarılan İ.S.'nin savcıya kendisine ulaşması için verdiği adres ise dikkat çekti.
'ÇALDIĞIMIZ TELEVİZYONU 200 LİRAYA SATIP KARNIMIZI DOYURDUK'
Gençlerin yargılandığı dava, 6. celse sonunda karara bağlandı. Ancak 18 yaşını doldurduğu için yurttan çıkarılan sanıklardan İ.S.'nin verdiği ifade, yurt çocuklarının durumunu gözler önüne serdi. İ.S. ifadesinde, yurttan ayrıldıktan sonra evi olmadığından sabit adresinin bulunmadığını, kendisine tebligat yapılmak istendiğinde telefon numarasından ulaşılabileceğini belirtti.
Olay günü arkadaşlarıyla birlikte gezdiklerini anlatan İ.S., "Alkol aldım, uyuşturucu içmiştim. Arkadaşlardan birinden hırsızlık yapma fikri çıktı. Ben ve H.D. dışarıda kaldık. İki arkadaş kapının kilidini kırdı, içeriye girip televizyon getirdi. Televizyonu 200 TL'ye sattık. O parayla karnımızı doyurduk." dedi. İ.S, çaldıkları televizyonun değerini işyeri sahibine ödemek istediklerini fakat buna söz vermelerine rağmen parasızlık yüzünden gerçekleştiremediklerini aktardı.
'SABİT ADRESİM CEP TELEFONUM'
Olayın soruşturma aşamasında yurttan çıkarılan İ.S.'nin savcıya kendisine ulaşması için verdiği adres de bir hayli dikkat çekti. Yurttan çıkarılan İ.S., olayın savcılık safahatında kalacağı yer olmadığından sabit ikametgahının bulunmadığını, bu nedenle adliyeden kendisine ancak cep telefonundan ulaşılabileceğini anlatarak adres olarak cep telefonunu verdi. İ.S., "Kalacağım sabit yer yok. Bana ulaşabileceğiniz tek yer telefonum. Size verdiğim cep telefonundan bana ulaşabilir, davayla ilgili bilgi verebilir veya çağırabilirsiniz." ifadesini kullandı.
TV'Yİ 200 LİRAYA SATIP PARASIYLA KARINLARINI DOYURDULAR, 32 YIL HAPİS, 8 YIL PARA CEZASI ALDILAR
Dosyayı son kez inceleyerek duruşmayı karara bağlayan mahkeme, sanıklar hakkındaki suçun dosyadaki mevcut delil ve ilgili görüntüler ile sanık ifadeleri doğrultusunda sabit olduğunu belirtti. Mahkeme, yurttan çıkarılan İ.S.'nin de aralarında bulunduğu A.A., H.K., H.D. adlı gençlerin her biri için iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçunu birden fazla kişiyle gerçekleştirdikleri için 1'er yıl 8'er ay hapis, hırsızlık olayının gece vaktinde birden fazla kişiyle işlendiğinden gece yarısı işyeri dokunulmazlığı suçundan yine her bir sanık için 6'şar yıl 3'er ay hapis cezası olmak üzere toplamda her bir sanık için 8'er yıl hapis cezası verdi. Ayrıca mahkeme, her bir sanığa mala zarar verme suçundan 2'er bin lira para cezasına çarptırdı. 4 genç için verilen toplamda 32 yıl hapis cezası ve 8 bin liralık para cezası ertelenmedi. Genç sanıkların çeşitli suçlardan sabıkalarının bulunduğu ve bazılarının halen farklı suçlardan cezaevinde olduğu kaydedildi.
'YURTTAN ÇIKARILAN ÇOCUKLAR ÇOĞUNLUKLA ORTADA VE SUÇA BULAŞIYOR'
Uzmanlar, 18 yaşını dolduran gençlerin yurttan çıkarıldığını, üniversiteyi kazanmaları halinde devlet yardımının devam ettiğine dikkat çekti. "Kazanamamaları durumunda hayatla baş başa bırakılıyorlar. Kalacak evleri, çalışabilecek iş yeri yok." diyen uzmanlar, Kurum yetkilileri 18 yaşını doldurup yurttan ayrılanların ayrıcalıklara sahip olduğunu belirtse de bu çocukların mesleği veya mesleki eğitimi olmadığından işsiz kaldığına vurgu yapıyor. Uzmanlar, "Kurum 'biz iş imkanı sağladık' deyip kenara çekiliyor. Sonra adliyeler yurtlardan ayrılıp uyuşturucu batağına düşmüş gençlerle doluyor. Bu çocuklara 18 yaşından sonra da sahip çıkmalı, kontrolünü yapmalı. '18 yaşını doldurdu, sorumluluğumuzda değil' diyerek geçiştirilmemeli." ifadesini kullanıyor.
CİHAN