Zelenskiy, AB’ye “bizi gri bölgede bırakmayın” derken, müzakerelerde ilerleme sağlanamayan Türkiye ve Sırbistan’ın durumuna düşmek istemediklerini üstü kapalı şekilde dile getirdi.
Zelenskiy, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve diğer AB Komisyonu üyeleri ile gerçekleştirdiği çevrim içi toplantıda Kiev’in üyelik sürecinin hızlandırılmasını istedi.
Ukraynalı lider, AB Komisyonu’nun bu yıl sonundan önce Kiev ile tam üyelik müzakerelerini başlatmasını umut ettiğini bildirdi.
Ukrayna için AB üyeliğine ilişkin müzakerelerin bu yıl başlatılmasına yönelik hazırlıkların ülkenin en önemli önceliklerinden biri olduğunu vurgulayan Zelenskiy, AB’nin de buna aynı şekilde karşılık vermesini umut ettiğini ifade etti.
Tam üyelik müzakerelerinin başlaması için ülkesinin kararlılıkla çalışmalarını sürdürdüğünü yineleyen Zelenskiy, Kiev’in şu ana kadar kaydettiği ilerlemeye ilişkin örnekler sundu.
Ukrayna lideri, “İlerleme konusunda çok şey yaptık ve diyebilirim ki, büyük bir saldırganlığa hedef olan bir ülkeden beklenenden çok daha fazlasını yaptık. Biz kimseden bir ayrıcalık beklemiyoruz. Biz gerekli siyasi kararlılığı gösteriyoruz." dedi.
Konuşmasında sık sık Ukrayna’nın “gri bölgede” bırakılmamasını isteyen Zelenskiy’nin bu tabirinin bazı çevrelerce üyelik müzakereleri başlayıp ancak ilerleme sağlanamayan Türkiye ve Sırbistan’ın durumuyla özdeştirildi.
Gri bölge tabirinin Türkiye ve Sırbistan gibi diğer AB adaylarında olduğu gibi, Ukrayna'nın üyeliğinde de bir belirsizlikle karşılaşılmasına yönelik uyarı olarak değerlendirmek gerektiğini belirten uzmanlara göre, Ukrayna liderinin, "En küçük bir gri jeopolitik bölge bile olsa bu bölgeye hakim olma iddiaları kaçınılmaz olarak ortaya çıkacak. Çeşitli siyasi güçler de bu gri bölgeyi kendi siyasi renklerine boyamaya çalışacaklar." ifadesi, Brüksel’e ciddi bir uyarı niteliği taşıyor.
Zelenskiy, AB ile tam üyelik müzakerelerinin başlamasının dışında AB Komisyonu'ndan, Rusya Merkez Bankası'nın dondurulan varlıklarının Ukrayna'nın yeniden inşası için kullanılmasına yönelik Brüksel’in verdiği sözün yerine getirilmesini istedi.
AB Komisyonu’nun Washington'un baskısına rağmen bu konuda ayak sürümeye devam ettiği biliniyor.
AB’ye Rusya'ya karşı yaptırımları artırması çağrısında bulunan Ukrayna lideri, Moskova’nın Batı yaptırımlarından bir şekilde kaçmasına olanak sağlayanların da cezalandırılmasını istedi ve “yaptırımlar yüzde yüz uygulanmalı” dedi.
Brüksel, Rusya’ya yönelik Batı yaptırımlarını ihlal ettiği gerekçesiyle Türkiye, Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan, Sırbistan ve Ermenistan gibi komşu ülkelerin yanı sıra Çin'i de inceleme altına almıştı.
Ukrayna lideriyle yapılan toplantının ardından sosyal medyada yayınlanan kısa paylaşımda, Ursula von der Leyen, AB’nin 1,5 milyar euro tutarındaki yeni bir yardım dilimini serbest bıraktığını ve AB’nin Ukrayna'ya verdiği desteğin "neredeyse 83 milyar euroya" ulaştığını söyledi. (Bu rakam, Ukraynalı mültecilere ev sahipliği yapmak için tahsis edilen fonları da kapsıyor)
AB Komisyonu ilerleme raporunda Kiev ile müzakerelerin başlamasına yeşil ışık yakarsa, AB liderleri aralık ayı ortasında Brüksel’de düzenlenecek zirvede bu konuda son sözü söyleyecek.
AB liderlerinin bu konuda alacağı herhangi bir kararın oybirliğiyle kabul edilmesi gerekiyor.
AB Komisyonu yaz aylarında, Ukrayna’nın üst düzey yargı organları ve medya sektörü reformlarıyla ilgili iki şartı tam olarak karşıladığını açıklamıştı.
AB Komisyonu’nun, Anayasa Mahkemesi, yolsuzlukla mücadele, kara para aklamanın önlenmesi, oligarkların aşırı nüfuzunun azaltılması ve ulusal azınlıkların korunması gibi konularda talep ettiği reformlara ilişkin ne tür yorum yapacağı merak edilen konuların başında geliyor.
AB, geçen yıl haziran’da Ukrayna’nın adaylığını kabul etmişti. AB tam üyelik müzakereleri, aday ülkenin ulusal mevzuatını Brüksel yasalarıyla uyumu sağlayabilmesi için 35 bölüm başlığından oluşan karışık bir süreçten oluşuyor.
Bu müzakereler aday ülkenin yeteri kadar ilerleme sağlamaması ve gerekli siyasi irade eksikliğinden zaman zaman gecikmeye uğrayabiliyor.