CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, 14 kanalın haksız ve hukuksuz bir biçimde kapatılmasının hem demokrasiye hem hukuka hem de basın özgürlüğüne bir darbe olduğunu söyledi. Önümüzdeki 4 yıl içinde AK Parti hükümetinin daha çok baskı, daha çok sansür, daha çok engelleme yolunu izleyeceğinin çok açık olduğunu vurgulayan Yarkadaş, zorba iktidar ve hukuk tanımayan iktidarın adeta anayasal bir darbe yaparak bu televizyonların yayınına son verdiğine dikkat çekti.
1 Kasım Milletvekili Genel Seçimi'nin ardından, 26. dönemde görev yapacak milletvekillerinin TBMM'de kayıt işlemleri devam ediyor. Meclis Şeref Holü'nde kurulan masalarda CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş da kaydını yaptırdı. Annesi tarafından milletvekilliği rozeti takılan CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, gazetecilere kendi yazdığı 'Aksaray'ın Sırları' adlı kitabı hediye etti.
Hiçbir hukuki gerekçe gösterilmeksizin ve Türksat'la 2024 yılına kadar sözleşmesi bulunan yayın grubuna bağlı Samanyolu TV, Samanyolu Haber TV, Mehtap TV, Yumurcak TV ile Türkiye'nin ilk Kürtçe özel televizyonu Dünya TV'nin de aralarında bulunduğu 13 TV ve radyo kanalının Türksat uydusundan indirilmesiyle ilgili konuşan Yarkadaş, 14 kanalın haksız ve hukuksuz bir biçimde kapatılmasının hem demokrasiye hem hukuka hem de basın özgürlüğüne bir darbe olduğunu söyledi.
Mahkeme kararı dahi olmadan, sadece ve sadece soruşturma aşamasında 14 kanalın kapatılmasını hiçbir şekilde kabul etmediklerini dile getiren Yarkadaş, uygulamanın düşünceyi ifade özgürlüğüne darbe olduğu gibi AK Parti hükümetinin önümüzdeki 4 yılda izleyeceği yol haritasının da ipuçlarını verdiğine dikkat çekti. Önümüzdeki 4 yıl içinde AK Parti hükümetinin daha çok baskı, daha çok sansür, daha çok engelleme yolunu izleyeceğinin çok açık olduğunu vurgulayan Yarkadaş, CHP olarak düşünce özgürlüğü kapsamında tüm basın yayın organlarının söz hakkını kullanmalarını istediklerini söyledi.
Kanalların kapatılmasına karşı itiraz ve mücadele ettiklerini anlatan Yarkadaş, şöyle konuştu: "Zorba iktidar ve hukuk tanımayan iktidar, adeta anayasal bir darbe yaparak bu televizyonların yayınına son verdi. Daha önce de haksız ve hukuksuz bir biçimde kayyum uygulamasıyla Kanaltürk ve Bugün'e el konuldu. Akın İpek'in televizyon ve gazeteleri kayyum tarafından ele geçirildikten sonra yandaş medya haline getirildi ve havuz medyasının bir parçası oldu. Bunların tamamı AKP'nin nasıl bir Türkiye istediğinin işaretidir. AKP tek sesli bir Türkiye istiyor, kendisini eleştirecek herhangi bir sesin olmasına tahammül dahi edemiyor. Çünkü siyasi genlerinde demokrasi yok. Demokrasi eleştirmek demektir, eleştiri özgürlüğü demektir, düşünceyi ifade özgürlüğü demektir, çoğulculuktur, çok sesliliktir. Ama AKP ve tabiki onların kurmayı olan Tayyip Erdoğan, muhalif seslerin duyulmadığı sadece ve sadece kendi istedikleri sesin duyulduğu bir Türkiye istiyor."
"TÜRKİYE GAZETECİLER İÇİN ADETA BİR CEHENNEME DÖNÜŞTÜRÜLDÜ"
Cumhuriyet gazetesi muhabiri Canan Çoşkun'un hakim ve savcılara TOKİ tarafından verilen indirimli evleri yazdığı için 23 yıl hapisle yargılandığını hatırlatan Yarkadaş, Türkiye'nin gazeteciler için adeta bir cehenneme dönüştürüldünü vurguladı. AK Parti iktidarının en küçük bir eleştiriye dahi tahammül edemediğini belirten Yarkadaş, gazetecilerin sürekli gözaltı ve sorgulamalarla karşı karşıya olduğunu söyledi.
Önümüzdeki günlerde bazı yeni gazete ve televizyonlara el konulmasının gündeme getirildiğini hatırlatan Yarkadaş, şöyle devam etti: "Kayyum uygulamasının farklı gazete ve televizyonlara uygulanacağından söz ediliyor. Türkiye bu deli gömleğini mutlaka yırtacaktır ve AKP iktidarının bu baskıcı rejimine, oluşturulmaya çalışılan Erdoğan rejimine karşı demokratik direnişle bugünleri de aşacaktır."
Paris'te IŞİD terör örgütünün saldırı gerçekleştirdiğini hatırlatan Yarkadaş, Türkiye'den IŞİD'e giden, MİT TIR'larıyla gönderilen silahların bu televizyon ve gazeler tarafından yayınlandığının altını çizdi. "Eğer bugün iktidar IŞİD terör örgütüne karşı tavır alamıyorsa ve toplum IŞİD terörünün kaynaklarından biri olan gerçekleri göremiyorsa televizyonların susturulması, gazetelerin kapatılması, matbalara el konulması, muhabirlerin üzerinde terör estirilmesinden dolayıdır." diyen Yarkadaş, gazete ve televizyonların kapatılmasının halkın bilgi alma hakkına darbe olduğunu vurguladı.
Dün gece de Türkiye'de yeni bir darbe gerçekleştiğini dile getiren Yarkadaş, Tayyip Erdoğan'dan talimat alan TÜRKSAT'ın 14 kanalı haksız ve hukuksuz bir biçimde kapattığını kaydetti. Bu davaların Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gideceğini, Türkiye'nin büyük tazminatlarla karşı karşıya kalacağını ifade eden Yarkadaş, bu tazminatların vatandaştan alınan vergilerle ödeneceğini belirterek, bu kapatmaya sessiz kalan her kim varsa bu cezaları da kendi cebinden ödeyeceğini bilmesi gerektiğini söyledi.
Her kapatılan gazete ve televizyonun Türkiye'yi daha da çoraklaştırdığının altını çizen Yarkadaş, AK Parti iktidarını, artık gazetecileri düşman olarak görmekten, ortadan kaldırılması gereken unsurlar olarak görmekten bir an önce vazgeçmeye çağırdı. Başbakan Ahmet Davutoğlu'na seslenen ve bu yanlıştan vazgeçilmesini isteyen Yarkadaş, 14 kanalın yeniden yayın yapabilmesi için her türlü müdahalenin yapılması gerektiğini, kapatılan her gazete ve televizyonun demokrasiyi adeta kökünden yok ettiğini belirtti.
Herkesin memleketinden ürettiği ürünleri getirdiğini, kendisinin de gazeteci olarak ürettiği 'Aksaray'ın Sırları' adlı kitabı getirdiğini ifade eden Yarkadaş, kaçak saraya harcanan parayı tüm girişimlere rağmen hala öğrenemediklerini belirtti. 26. dönemde bunun takipçisi olacaklarını anlatan Yarkadaş, Türkiye'ye maliyetinin ne olduğunu mutlaka öğreneceklerini vurguladı. Bu savurganlığa son vereceklerinin altını çizen Yarkadaş, tek adam rejimine dayalı bir anlayışın başkanlık sistemi ile herkese dayatılmak istendiğini ve CHP olarak buna karşı olduklarını söyledi. CHP'nin başkanlık sistemine hiçbir şekilde izin vermeyeceğini dile getiren Yarkadaş, bunların Erdoğan'ın kendine rejim yaratma, kendi adına rejim kurma fantazilerinden ibaret olduğunu sözlerine ekledi. CİHAN