Masumlara kurulmak istenen kirli tezgahın önüne siper olan dedelerin ifadesine, söylemedikleri sözler eklenerek tutanak ‘zorla' imzalatıldı. Bir diğerinin protez bacağı x-ray'de öttüğü için çıkartıldı. Darbe planlarında olduğu gibi spor salonunda gözaltında tutulan dedeler türlü işkencelere maruz bırakıldı.
KUMPASI ÇÖKERTEN DEDE: SÖYLEMEDİĞİMİ TUTANAĞA YAZIP ZORLA 'İMZA AT' DEDİLER
Sivas'ta Hizmet Hareketi'ne yönelik operasyonda İbrahim Şimşek'in mahkemedeki ifadeleri yaşanan sürecin özeti oldu. Soyut beyanlar ve gizli tanıklar üzerinden yürütülen soruşturmaların aslında ‘cadı avı' olduğu bir kere daha somut bir şekilde ortaya çıktı.
HAYIRLI İŞLERE ŞAHİTLİK ETTİM
Sivas'ta eğitim kurumlarına bağışlanan bir arsa nedeniyle yapılan soruşturma kapsamında 13 kişi tutuklanmıştı. Dört ay sonra yapılan duruşmada 86 yaşındaki İbrahim Şimşek, polislerin kendisini kandırdığını ve söylemediği sözlerin ifadesine yazıldığını belirterek kumpası deşifre etti. Ardından 4 aydan fazladır tutuklu yargılanan hayırseverler serbest bırakıldı. İbrahim Dede, “Ben bu arkadaşların yaptığı okulları, yurtları gezim, hepsine hayran oldum. Vatana millete hayırlı işler yapıldığına şahitlik ettim.
İFADEM DEĞİŞTİRİLMİŞ
Eğitim kurumu yapılsın diye bir arsa bağışladım. Bağış yaptım diye belediye başkanı beni o zaman tebrik etti, tokalaştık. Ancak belediye orayı daha sonra yeşil alan ilan etti. Bu nedenle bağış yaptığım yere eğitim merkezi yapılamadı. Evime gelen polisler arsamı geri almam gerektiğini çünkü oranın artık yeşil alan olduğunu söyledi. Ben de kabul ettim” dedi. Bu görüşmenin ardından evine sürekli sivil polislerin geldiğini belirten Şimşek şöyle konuştu:
ŞİKAYETÇİ OLMADIM
“Savcıya da her şeyi anlattım o da emniyete yönlendirdi. Orada da anlattım. İfademi alırken ben kimseden şikayetçi olmadım. Kimseye terörist de demedim. Benim söylemediğim sözler tutanaklara girmiş. Bana imza at dediler attım.”
ARSAMI YİNE BAĞIŞLARIM
İfadesinin ardından 13 kişinin tutuklandığını öğrenen İbrahim dede, yaşananlar karşısında vicdanının sızladığını belirtti. Mahkemede her şeyi detayıyla anlattığını belirten Şimşek, “Kimseden şikayetçi olmadığımı belirttim. Ruhsat verirlerse arsamı yine bu şahıslara bağışlayacağımı söyledim” dedi.
HEPSİYLE TEKER TEKER HELALLEŞTİM
Hakimin kendisine ‘Ya ruhsat verilmezse ne olacak' diye sorduğunu belirten Şimşek, “Belediyenin bileceği iş dedim. Bu arkadaşlar terörist değil. Bunlar o arsaya okullar açmak için çok çalıştılar ben buna şahidim, yaptıkları hizmetleri de biliyorum dedim. Zorla hareket ettiğimi bir daha beni mahkemeye çağırmamasını da rica ettim” dedi. Tutukluların 4 aydır ailelerinden ayrı kaldığı için çok üzüldüğünü belirten İbrahim Dede, “İçlerinden birinin torunu vefat etmiş, haberi bile olmamış.
YAVRULARINDAN AYRI KALDILAR
Bu beni çok rahatsız etti. Çok üzüldüm. Yavrularından, eşlerinden ayrı kaldılar. Hepsiyle helalleştim. Hepsi de bana dua etti. Bu da benim moralimi düzeltti” dedi.
CEZAEVİNDE TORUNUNU KAYBETTİ: DAVAMIZDAN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ
86 Yaşındaki İbrahim Şimşek'in kumpası deşifre etmesi sonrası sonrası Sivas'taki operasyonda serbest kalan Yücel Tosyalı, cezaevinde olduğu süre içerisinde kanser hastası torununu kaybetti. Torununun öldüğünü serbest kaldıktan sonra öğrenen 65 yaşındaki Tosyalı'nın morali bozulmasın diye acı haber verilmedi.
TUTUKLUYKEN BANA DUA ETMİŞ
Hayatı boyunca ülkesine ve milletine hizmet ettiğini belirten Tosyalı, Sivas'ta ikamet etmesine rağmen kanser hastası torununun tedavi sürecinde İzmir'de oğlunun yanına gitmiş. Torununun kemoterapi ve radyoterapi gördüğünü yürüyemediğini belirten Tosyalı, “Oğlumla beraber haftanın üç dört günü onu tedaviye götürüp getiriyorduk. Sivas'a geldikten sonra terör örgütü kapsamında tutuklandım. Aklım hep torunumda kaldı. Tutukluluğumun üçüncü ayında Rabbim'e kavuşmuş Çok üzüldüm, içim acıdı. Çünkü ona ben bakmıştım, elimde büyümüştü, birbirimize farklı bir sevgimiz vardı. Ben tutuklanınca da hep dau etmiş Allah'a, dedeme yardım et diye, ama veren de O alan da O, sabredeceğiz” ifadelerini kullandı.
GÖREVİMİZ KÖTÜLÜKTEN MEN ETMEK
Terörist suçlamasıyla yargılanmasının kendini incittiğini belirten Tosyalı, “Gençlik hep bizim derdimiz oldu. Onları nasıl ahlaklı, vatanına, milletine, ailesine bağlı yetiştiririz diye hep onun sancısını çektik. Biz Müslümanız, bizim görevimiz iyiliği emretmek, kötülükten men etmek. Kim ne derse desin bu davamızdan vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu.
PROTEZ BACAĞINI ÇIKARDILAR
Ankara'daki cadı avında gözaltına alınan 63 yaşındaki Kazım Avcı, yüzde 68 engelli ve bir bacağı protez olmasına rağmen tutuklu yargılanıyor.
SEKE SEKE GÖTÜRDÜLER
Eşi Netice Hanım, süreçte yaşadıkları eziyeti şu sözlerle anlattı: “Cezaevine giriş yaparken ve hastaneye giderken X-ray cihazından geçiriyorlar. Öttüğü için protezini çıkarmışlar. Seke seke tek bacağının üzerinde hoplata hoplata geçirmişler. Eşim, ‘Eğer üçüncü kez geçirselerdi yere kapanacaktım' dedi.”
ARKADAŞLAR YARDIM EDİYOR
Aralık ayında tutuklanan Avcı, eşine yazdığı mektupta, “Koğuştaki arkadaşların yardımıyla ihtiyaçlarımı gideriyorum. Koğuş soğuk. Ayaklarım üşüyor demeyeceğim çünkü iki ayağım yok. Sırtımın ısındığını hayal bile edemiyorum” ifadelerini kullanmıştı.
SPOR SALONUNDA SORGULANDILAR
Çanakkale'de hayırseverlere yönelik operasyonda 74 yaşındaki Hulusi Acar da gözaltına alındı. Üniversite öğrencilerine burs vermek ve kurban toplamakla suçlanan Hulusi Dede, 2 gün spor salonunda soğuk parke üzerinde yatırıldı. Isıtıcının olmadığı spor salonunda 2 günü titreyerek geçiren kalp rahatsızlığı olan ve 2 ay önce kalp pili takılan Acar, gözaltında tutuldu. Acar, “Beni arkadaşlarımdan ayırmayın. Ben burada onlarla beraber olmaktan mutluyum. Rapor sunmanıza gerek yok” diyerek avukatın sağlık raporu sunma talebini reddetti.
HIRSIZLIK YAPMADIM RÜŞVET YEMEDİM
Şemsettin Ayyıldız, Manisa'da 28 Şubat günlerini dahi aratan bir süreçte tutuklanan isimlerden. Manisa'nın tanınan siyasi isimleri arasında yer alan Ayyıldız, başörtülü kadınların kelepçelendiği operasyonda gözaltına alınmıştı. Emekli Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olan Şemsettin Hoca, serbest bırakılmış savcının itirazı üzerine 2 gün sonra tekrar tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
ALLAH'TAN KORKUN BE!
Sağlık sorunlarına rağmen 6 aydır tutuklu yargılanan Ayyıldız, sağlık kontrolü sırasında maruz kaldığı suçlamalara şöyle isyan etmişti: “Bu ahlâksızca zulmü reva görenleri Allah perişan etsin. Hırsızlık yapmadım, rüşvet yemedim. Bir defa bıçak tutmamışım. Ben evimde bile aileme bıçağı tersinden veriyorum ki ürkütmemek için. Terörden tutuklanıyorum ben. Benden efendilik beklemeyin. 56 yaşına kadar ben bir din dersi öğretmeniyim. Allah'tan korkun be” ifadelerini kullanmıştı.
BİZİM İÇİN ŞEREF
Antalya'daki hayırseverlere yönelik nefret operasyonunda tutuklanan isimlerden biri 80 yaşındaki Ramazan Keskin oldu. Ömrünü hayır işlerine adayan Ramazan Dede, öğrencilere burs verdiği için terörist suçlamasıyla tutuklandı. Ramazan Dede, gözaltına alındığı sırada kameralara “Çekin oğlum çekin, şereftir bizim için” demişti. Keskin, tutuklama kararı sonrsı arkadaşlarını, “Üzülmeyin” diye teselli etmiş ve onlara su dağıtarak moral vermişti.
HÜCREMDE NAMAZ KILARIM
Hayır faaliyetleriyle bilinen Keskin, “Tutuklarsalar tutuklasınlar. Hiçbir yere gitmiyorum. Dimdik ayakta duruyorum. Zaten günlerimi cami ile evim arasında geçiriyordum. Cezaevine girince de namazımı oturup hücremde kılarım” demişti.
GECE GÜNDÜZ ÜLKEM İÇİN ÇALIŞTIM
Zulüm Dumankaya İnşaat'ın patronu ve eski milletvekili Halit Dumankaya'ya da ulaştı. Fakir öğrencilere burs ve zekat verdiği için gözaltına alınan 76 yaşındaki Halit Dumankaya, ‘terörist' suçlamasıyla tutuklanıp cezaevine gönderildi. Türkiye İtibar Endeksi Başarı Belgesi sahibi Dumankaya İnşaat'ın patronu Halit Dumankaya, terörist suçlamasının kendilerine büyük rahatsızlık verdiğini dile getirdi.
VEKİL DEĞİL HAMMAL GİBİ ÇALIŞTIM
Dumankaya mahkemede, “Bu yaşta Sayın Hâkim beyin söylediği şeylerle suçlanmak da gerçekten bizi çok büyük rahatsız etmiştir. Bu vatana milletvekilliği yaptım. Gece gündüz demeden milletvekili olarak değil, hamal olarak çalıştım. Ülkemize en ufak bir zarar verecek hiç- bir kuruma, kişiye, ne yardımda bulunuruz ne de koruruz” dedi
BURS VERDİKLERİMİ TANIMAM
Halit Dumankaya, ihtiyaç sahibi öğrencilere burs verdiğini mahkemede şu sözlerle anlattı: “Maaşımdan Türkiye'de birçok insana burs veririm. Bize yazdıkları mektupları değerlendirerek, ‘Bu fakirdir, buna burs verelim' diye. Burs verdiğim insanların yüzde 90'ını tanımam.”
BU YOLDA MALVARLIĞIMI VAKFETTİM
24. dönem İzmir AK Parti Milletvekili İlhan İşbilen, tutuklandı. Yolsuzluk operasyonlarının ardından istifa eden İşbilen, Aralık ayında terö- rist yaftasıyla Ankara Sincan Cezaevi'ne gönderildi.
SÖZ DİNLEYİN MESAJI VERİLDİ
Dört aydan fazladır tutuklu bulunan İşbilen, cezaevinden yazdığı mektupta AKP'den istifa ettiği için kendisinden intikam alındığının altını çizmişti. Kendisi üzerinden, eski ve yeni milletvekillerine ‘Söz dinlemezseniz sonunuz böyle olur' mesajı verildiğini belirten İşbilen, “Üstadım gibi milletimin selameti yolunda mücadele etmeyi önemli bir görev bildim. Bu yolda tüm mal varlığımı vakfettim. İnsanlığa ada- dım” şeklinde konuştu.
KELEPÇELER AİLEMİZİN ŞEREFİDİR
Manisa'nın tanınan iş adamlarından 80 yaşındaki Mustafa Yerkazanoğlu terör suçlamasıyla gözaltına alındıktan sonra tutuksuz yargılananlardan. Nefret operasyonunda, 2 oğlu tutuklanan Yerkazanoğlu'nun gelini de kelepçelenerek gözaltına alınmıştı. Muhatap olduğu suçlamanın aklından bile geçmeyeceğini belirten Yerkazanoğlu, “Hırsla yürütülen bir süreçteyiz. Birileri çok iyi plan yapmış. Tanınan, güvenilen insanlar terörist diye gözaltına alınıyor. Belli bir kesime yönelik soykırım yapılıyor. Bundan millet de, ülke de zarar görüyor. Oğullarım tutuklandığından beri hayat zin- dan oldu. 3 aydır uyumuyorum.
İKİ OĞLU TUTUKLANDI
İki oğlum içerideyken benim dışarıda olmamın bir anlamı yok. Gözümden dökülenler gözyaşı değil, kan ve ıstırap bunlar. Gelinime, oğluma takılan kelepçeler bizim ailemizin şerefidir” ifadelerini kullandı.
SADAKA VERDİĞİ İÇİN CEZAEVİNDE
Fakir öğrencilere sahip çıktığı için tutuklanarak cezaevine gönderilen isimlerden biri de Sivas'ın önde gelen isimlerinden olan 75 yaşındaki Abdullah Döner oldu.
50 ÜLKEYE İHRACAT YAPIYORDU
Eksantrik Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'nin eski yönetim kurulu başkanı da olan Döner, aralarında ünlü firmaların ürettiği otomobiller ile ağır vasıtaların, lokomotiflerin ve gemi jeneratör motorlarının eksantrik milini Sivas'tan 46 ülkeye ihraç ediyordu. ESTAŞ'ın, dünyaca ünlü McLaren lüks segmentinin motor tedarikçisi tarafından ‘2013 yılı en iyi tedarikçisi' seçilmişti
DİK DURUN EĞİLMEYİN
Dedelere yapılan zulmün sembollerinden biri de Erzurum'daki operasyonda hakkında gözaltı kararı çıkarılan 91 yaşındaki yatalak hasta olan Alaattin Öksüz oldu. Şubat ayında Erzurum'daki hayırseverlere ve eğitim gönüllülerine yönelik operasyonda gözaltına alınmak iste- nen Alaattin Dede, geçtiğimiz hafta hayatını kaybetmişti. Alaattin Dedenin son sözü ve evlatlarına vasiyeti “Dik durun eğilmeyin, Allah hizmetten ayırmasın” olmuştu. Ömrünü ve bütün servetini Allah yolunda hayır hasenata harcayan Alaattin Öksüz, Erzurum'daki cadı avında yatalak hali ve yaşına rağmen gözaltına alınmak istenmişti. Ailesi 91 yaşındaki dedenin yatalak olduğunu bunun da doktor raporlarıyla sabit olduğunu belirtti. Alaattin Dedeyi gözaltına alamayan polis savcının talimatıyla evde arama yapmış, sivil polisler de evi belli bir müddet gözetim altında tutmuştu.
SİZ HIRSIZLIK YAPMADINIZ
Hasta yatağından seslenen Öksüz, “Dik durun. Kimseyle kavga etmek bize yakışmaz. Siz kumar oynamadınız, hırsızlık yapmadınız, hukuksuz hiçbir işiniz olmadı. Siz işinize bakın. Dünyanın bütün coğrafyalarında Türk bayrağını dalgalandırıp İstiklâl Marşı'nı okuttunuz. Dünya sizi takip ve takdir ediyor. Size umut bağlamış, sizi bekleyen nice insanlar var. Hizmetiniz kutsi ve vazifeniz büyük. Siz işinize bakın. Sizin işiniz hizmet etmek, benim işim ise size dua etmek” ifadelerini kullanmıştı
TEFSİR PROFESÖRÜNÜ TERÖRiST İLAN ETTİLER
Tefsir uzmanı İlahiyatçı Suat Yıldırım, yaşanan süreç içerisinde terörist yaftalamasıyla gözaltı kararı çıkarılan isimler arasında yer aldı. 20'den fazla kitaba imza atan 75 yaşındaki Yıldırım, yurt dışında olduğu için gözaltına alınamadı. Hakkındaki gözaltı kararını ve iddiaları medya ve avukatları yoluyla öğrenen Yıldırım, kamuoyuna yazdığı bir mektupta, “Hiç sabıkası olmayan bir insanın 75 yaşında ansızın terörist olduğuna kim inanır” diye sordu.
50 YIL ÖĞRETMENLİK YAPTIM
Kendisini yakinen tanıyanlara seslenen Prof. Dr. Yıldırım, mektubunda şu hususları vurguladı: “Hakkımda terörist, casus diye tutuklama kararı var. Türk devleti ve milleti aleyhinde ‘casusluk yapan, haksız kazanç sağlayan ve anayasal düzeni değiştirmek için silahlı terör örgütü kuran veya böyle bir örgüte üye olan' biri olmadığımı bilirsi- niz. Bu isnada maruz kalan ben, 42 yıllık devlet görevinden hiçbir ceza almadan emekli olan, 50 yıl öğretmenlik yapan, hayatının son 55 yıllık dönemi hep toplum gözetiminin büyüteci altında geçmiş 75 yaşında bir insanım. Hiç sabıkası olmayan bir insanın 75 yaşında ansızın terörist olduğuna kim inanır? Adalet olsa da beni yargılasa! Ama tek kişilik hücrede aylarca, yıllarca mahkeme önüne çıkmadan işkence edildiği göz önünde. Terörün pek dehşetli olduğu son dönemde hükümetin, benim gibi birini hapse tıkmakla meşgul olması başka söze ha- cet bırakmıyor. Adalet, iz'an ve vicdan ehli için.
Kaynak: Özgür Düşünce