Roth, Samanyolu Televizyonu'nda yayınlanan Dünyanın gündemi programında Anayasa değişikliğini değerlendirdi... Avrupa'dan da referandumda "evet" sesleri yükseliyor. Türkiye'de bulunan Alman Yeşiller Partisi Eş Başkanı Claudia Roth da anayasa reformuna "evet" dedi: "Referandumun Türkiye için anlamı çok büyük, Türkiye'de olup bitenlerin Avrupa'ya değil öncelikle Türkiye'ye faydalı olması önemli. Anayasanın Kopenhag kriterlerinden ziyade öncelikle İstanbul, İzmir, Ankara Diyarbakır kriterlerini karşılaması lazım. Türkiye'deki dostlarım uzun yıllardır yeni Anayasayı istiyorlardı. Çünkü Anayasanız askeri bir dönemin kalıntısı ve demokratik bir parlamento tarafından yapılmadı, askerler tarafından oluşturuldu. Anayasa reformlarının yıllar önce gerçekleşmiş ve yeni Anayasanın yıllar önce yapılmış olması lazımdı. Reformların bu zamana kadar olmaması ve muhalefetin karşı çıkması çok üzücü. Tüm partilerin bir araya gelip birlikte demokrasi için halkın çıkarına hareket etmeleri gerekiyordu. Bu yüzden ne yapacaksın 'evet'mi derdin 'hayır'mı diye bana sorulduğu zaman ben şunu soylüyorum, mesele siyah yada beyaz olarak görülüyor ve eğer ben katılabilecek olsaydım evet derdim. Mükemmel olmadığını bilsem dahi bu anayasanın ve bir takım önemli şeylerin bu yüzde 5'lik seçim barajı gibi küçük partilere teklife girmediği halde ve mükemmel bir anayasa olmasa dahi, yeni bir sıfırdan anayasa olmasa dahi, yine de ileriye doğru daha fazla demokrasiye doğru yönelmiş bir adımdır bu. Ancak referandumun giderek daha fazla bir seçim kampanyasına dönüşmüş olması iyi bir şey değil. Yeni bir anayasa yapacak olsaydınız seçim ertelenmiş olacaktı. Referandum herhangi bir siyasi parti için yapılmıyor" Roth, referandumun sadece bir siyasi partiye dönük bir güvenoyu gibi sunulmaması gerektiğini de söyledi: "Halkın katılımı bir seçim meselesine dönüştürülmemeli, tek bir parti yeni anayasayı "bizim anayasamız" şeklinde benimsememeli, zira sadece bir partinin anayasayı benimsemesi sorun teşkil eder. Bence bütün partilerin mutabakat sağlayarak böyle bir anayasanı halka sunması lazımdı. CHP, AKP ve diğer partiler her noktada mutabık olmasalar bile ile mutabık olmasalar bile bu konuda ortak hareket etmeliydi. Ben adım adım Türkiye için başka reformların daha fazla demokrasi yönünde olacağına inanıyorum." "ANAYASA MAHKEMESİ MUHALEFET PARTİSİ ROLÜNÜ OYNUYOR" Anayasa reformunun daha iyi bir demokrasiye doğru atılmış bir adım olduğunu vurgulayan Roth anayasa mahkemesinin bazı maddelerin değiştirilmesini engellemesini "üzüntüyle" karşıladığını söyledi: "Anayasa mahkemesinin engellemesini üzüntüyle karşılıyorum. Anayasa mahkemesi kendisi yasa yapan değil, yasaları analiz eden inceleyen bir mercidir ve bir anayasa reformunu boykot eden bir merci olmamalıdır. Çok sık bir şekilde Anayasa Mahkemesi'nin burada bir nevi hükümete muhalefet rolü oynadığını görüyorum ve bu iyi bir şey değil. Anayasa Mahkemesi daha fazla demokrasi için mücadele vermeli zira yeni bir anayasa, daha fazla demokrasi anlamına geliyor. Tabii ki eski Türk sistemi kaybetmiş olacak; yani Silahlı Kuvvetler kaybedecek, Anayasa Mahkemesi kaybedecek ama bu reformun iki kutuplu bir şekilde tartılışması da çok kötü. "BU AK PARTİ ANAYASASI DEĞİL" Yani insanlar neyin iyi olacağını, neden herşeyi elde etmesek de daha fazla birşeyler istemeliyizi tartışmak yerine sadece Evet mi Hayır mı, Ak mısın muhalif misin boyutuna getirdiler. Ben bunun Ak Parti anayasası olduğunu düşünmüyorum, bu Türk halkı için reform paketi. Başka bir partinin de çıkıp biz Ak parti'ye karşıyız o zaman anayasaya da karşıyız şekline getirilmemesi lazım." Roth, Avrupa birliğinin de Türkiye ile ilgili ilerleme raporlarında sık sık anayasa değişikliğine vurgu yaptığını söyledi: "Bu değişiklikler Türkiye için önemli, Türkiye'nin kendine güvenli biş şekilde biz bunu kendimiz için, demokrasimizi güçlendiriyoruz demesi lazım. Türkiyenin AB'ye eşit ve tam üye olmasını destekliyorum. Bütün kalbimle desteklediğim süreç bu. Ama bunun için demokratik reformlar da gerekli. Böylece Türk demokrasisinin gelişmesine de bu yardımcı olacak, eğer yeni bir anayasa ortaya çıkarsa. Bugünkü anayasa silahlı kuvvetlerin anayasası, demokratik bir anayasa değil." "BDP'NİN REFERANDUMU BOYKOT ÇAĞRISI HAYAL KIRIKLIĞI" Roth, BDP gibi partilerin referandumu boykot çağrılarından hayal kırıklığına uğradığını da söyledi: "BDP'nin referandumu boykot ettirmesinden memnun değilim. Açıkçası hayal kırıklığına uğramış durumdayım. Çünkü yeni anayasadan istediğimiz herşey olmasa bileBDP'liler arasında da reformları destekleyecek, evet diyecek olan bir çok kişi var. Bence partinin değil bireylerin karar vermesi gerekirdi. "Yüzde 5 seçim barajı konusu bizim için önemli bir şeydi, bunu alamadık o yüzden boykot edeceğiz" demek mümkün değil. Ama beklentileri yüzde 100'ü olmasa bile, yüzde 50, hatta yüzde 20 bir kazanım olsa bile demokrasi yönünde reformu desteklemek lazım. Bu yüzden BDP'nin boykot kararı karşısında hayal kırıklığına uğramış durumdayım."