Batıdaki mitinglerde Ergenekon davasını, Doğu'da KCK davasını eleştiren CHP lideri, bu kez her ikisini birlikte andı. "Halkın iradesiyle seçilen başkanları aylarca hapislerde tutuyorlar." diyerek KCK sanıklarına sahip çıkan Kılıçdaroğlu, ardından sözü Ergenekon davasına getirdi. "Yan baktın hapishaneye, yan baktın Silivri'ye..." sözleriyle özel yetkili mahkemeleri eleştirdi. CHP'nin 9 yıl aradan sonra Diyarbakır'da düzenlediği mitinge ilginin azlığı damgasını vurdu. Emniyet kayıtlarına göre, az sayıda BDP'linin de yer aldığı meydanda bin 500 kişi vardı. Aday listesinin başında bulunan Salih Sümer'in, kalabalığı zafer işaretiyle selamlaması ise dikkat çekti. Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Diyarbakır'da Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir tarafından karşılanmak istendiği ancak CHP yöneticilerinin 'yanlış anlaşılır' gerekçesiyle bu talebe olumsuz karşılık verdikleri öğrenildi. Platforma, eşi Selvi Hanım'la birlikte poşuyla çıkan Kılıçdaroğlu, konuşmasının tamamını BDP'nin seçim sürecinde dillendirdiği konulara ayırdı. KCK sanıklarına sahip çıktı ve 'taş attı' diye yüzlerce çocuğun tutuklandığını anlattı. Kılıçdaroğlu, bu sırada partililerden yükselen "Katil Erdoğan" sloganlarına sessiz kaldı. CHP lideri ayrıca, 'yerel yönetimler özerklik şartı'nı kabul edeceklerini tekrarlarken bunun ülkeyi bölmek anlamına gelmediğini, aksine herkesin kardeşçe yaşayacağını ifade etti. Kürt sorununu kendisinin çözeceğini savundu. Başbakan Erdoğan'ın, "Kürt sorunu bitmiştir, Kürt vatandaşlarımın sorunu vardır." şeklindeki sözlerine de tepki gösterdi. Erdoğan'ın 2005 yılında Diyarbakır'da, 'Kürt sorunu vardır. Bu sorun benim sorunum' dediğini hatırlattıktan sonra, "Recep Tayyip Erdoğan ilginç bir insan. Önce böyle diyor, sonra da 'Kürt sorunu yoktur' diyor. Recep Bey mi doğru söyler, halk mı doğru söyler? Böyle bir sorun var ve bu sorunu çözmek Kemal kardeşinizin görevi olacaktır." diye konuştu. Kılıçdaroğlu, bölgeye, kapanan fabrikalar ve yapılması gereken yatırımlar üzerinden de mesajlar verdi. AK Parti hükümetinin Diyarbakır'daki fabrikaları kapatırken modern cezaevleri yapmakla meşgul olduğunu söyledi. Kendilerininse Doğu ve Güneydoğu'yu petrokimya üssü haline getireceklerini kaydetti. MİTİNG ALANINA 3 TÜRK BAYRAĞI GETİRİLDİ CHP'nin Siirt ve Hakkâri mitinglerinde Türk bayrağının olmaması çeşitli eleştirilere konu olmuştu. CHP'liler, bunu düşünerek Diyarbakır'daki mitinge biri büyük 3 Türk bayrağı getirdi. Özellikle kameraların önünde sürekli ellerde dolaştırıldı. Kılıçdaroğlu, konuşmasında, Başbakan Erdoğan'a 'bayrak' cevabı da verdi: "Bayrak bu ülkenin ortak paydasıdır. Onun üzerinden politika yapmak bölücülüktür. En büyük bölücü de Recep Tayyip Erdoğan'dır." Bu arada mitingin öncesi ve sonrasında olağanüstü güvenlik önlemleri dikkat çekti. Kılıçdaroğlu'nun parti otobüsüne 30'a yakın polis aracı eşlik etti. Yol güzergâhındaki şüpheli bir çanta da polisi alarma geçirdi. Polisin imha robotuyla patlattığı çanta boş çıktı. Diyarbakır polisi 3 nokta da güvenlik önlemi aldı. Kılıçdaroğlu'nun içinde bulunduğu parti otobüsünden Kürtçe "Nasılsınız, iyi misiniz, başım gözüm üstüne, teşekkürler" anonsları yapıldı. CHP'nin otobüsünün güzergahındaki dükkanların kepenklerinin açık olması dikkat çekti. Miting sonrasında ise Kılıçdaroğlu'nun otobüse binmesi sırasında izdiham yaşandı. Bu sırada bir simitçinin simitleri düşerek yerlere saçıldı. Parti otobüsünün anonsuyla Kılıçdaroğlu'nun yanına çağrılan simitçiye, simitlerinin parası ödendi. CHP adayından zafer işaretli selamlama CHP'nin Diyarbakır'daki birinci sıra milletvekili adayı Salih Sümer, kalabalığı zafer işaretiyle selamladı. Kılıçdaroğlu ile birlikte sahneye çıkan Sümer, miting boyunca zafer işareti yapan gençlere aynı hareketle selam verdi. Sümer, KCK'nın geçtiğimiz hafta öldürülen 12 PKK'lı için ilan ettiği 3 günlük yasta da seçim bürosunu kapatmıştı.